9 Ocak 2016 Cumartesi

Hollywood nasıl kuruldu 5

Ben artistleri anlamayı bildim. İşte bu da benim başarımdır.
 Böylelikle can sıkıcı bir hayattan genç denecek bir çağda kurtulup harikulade ve baş döndürücü bir dünyaya atılmıştım. Artık en şöhretli ve en önemli kimselerle alakadardım. Kırkına varan bir adam için ne müthiş bir değişiklik:
 Kendilerini mahdut bir zaman için beyaz perde üzerinde halka gösteren ve sevdiren bu hayali kimselerle anlaşmanın çok zor olduğunu biliyordum. Yegane çarenin onlara insan muamelesi yapmak olduğunu anlamıştım. Onlara karşı alicenap ve cömert davranmayı tecrübe ettim. Garip hallerini anlayış ile karşılayarak , fikirlerine hürmet ederek, arzularına boyun eğerek onlara birer meslektaş nazarı ile bakıyordum.
 Maalesef Florance Lawrence sinema dünyası için pek fazla insani fikirlere sahipti. O, kendisi için şüpheli görünen, bütün harikulade tekliflere gerçeği tercih etmekte idi. Meşhur bir şahsiyet olmak karnını doyurmuyordu. Onun yegane arzusu yeterli miktarda para kazanıp ufak bir villa satın almak ve bahçesinde çok sevdiği gülleri yetiştirmekti.
1910'da 'Trust Film' kumpanyasına karşı mücadelemin en hakim anlamlarından idi ki düşmanlarım Florance Lawrence'in öldüğü haberini ortaya attılar. Amaçları her zamanki müşterilerimizin zihinlerini karıştırmaktı. Fakat ben bu haberden her ne pahasına olursa olsun istifadeyi düşündüm. Bu benim için, düşmanlarımın bilmeden yaptıkları mükemmel bir reklamdı. Şayet bu uydurma habere aldırış etmeyip kulak asmasa idim muhakkak ki kulağı delikleri layığı ile tatmin edemediğim gibi bu muzır haber istenilen neticeyi temin edecekti. Halbuki ben herkesi inandırmak için Florance Lawrence' i canlı olarak halka göstermeye karar verdim.  
 Florance Lawrence alkışlanıyor ve sonra da korkudan bayılıyordu.
 İlk defa olarak bir artist halkın karşısına çıkıyordu. O zamanlar ' Bir yıldız canlı olarak hiç görülmemeli, aksi takdirde isminin ifade ettiği hayal ve esrarı mahveder' diye düşünülürdü. King Baggot ile Florance Lawrence' in Chikago' dan Saint-Louis' ye giden trende olduklarını bildirerek büyük bir heyecan uyandırdım. Bunu, uydurma ölüm haberi ortaya yayılan yıldızın sağ olduğunu anlatmak için yapmıştım. Bu reklamın neticesinden hiç şüphelenmiyorduk. Saint-Louis de halk garı istila etmişti. Florance görününce herkes birbirine girdi, daha yakından seyredebilmek için bir itişip kalkışmadır başladı. Herkes bir hatıra koparmak istiyordu. Bir saniye içerisinde mantosunun bütün düğmeleri koptu ve şapkası kayboldu. Onun yerinde olsalar şimdiki artistlerin çoğu halkın bu ilgisinden büyük bir heyecan ve zevk duyarlardı halbuki Florance Lawrence için bu olay aynı şekilde cereyan etmedi. Bir polisin kucağına düşerek bayıldı. Kendine geldiği zaman tiyatroda idi. Ona:
 -Ne başarıydı. Müthiş doğrusu diyorlardı.
 - Olabilir, diye cevap verdi, fakat yanımda bir muhafız bulunmazsa bu piyeste oynayamam.
 Salonda seyirciler Florance'i bekliyorlardı, bağrışmalar ve ıslık sesleri artisti görebilmek için halkın sabırsızlığını gösteriyordu. Bin bir güçlükle kandırarak odasından çıkardık ve halkın karşısına çıkardık, zavallıcık bizi dinledi ve dediklerimizi bir medyum itaatiyle yaptı. Elini havaya kaldırdı. Birden bire salonda bir sessizlik hasıl oldu. Utanarak bir kaç teşekkür cümlesi fısıldadı fakat bu karakterler Ladam O Kamelya Gautler' nin ölüm sahnesine kadar hakim oldu. İlk defa bir yıldız, sinemada oynadığı halde bir tiyatro sahnesinde halkla karşılaşıyordu.
 Bu bizim için önemli bir reklam oldu. Florance Lawrence' e gelince onu telaşlandırdı ve bu olaydan bir kaç ay sonra da sinemayı terk etmek zorunda kaldı.
 Ben bu yıldızı halkın önüne çıkarmak cesaretini göstermeden önce diğer film yapan kimseler artistlerini amele gibi çalıştırıyorlardı. Halbuki ben artistleri birer şahsiyet yapmıştım. Bu tecrübe bana sonraları pahalıya mal oldu, nitekim şöhret kazanan kimseler yüksek para talep etmeye kalkıştılar. Fakat ne olursa olsun ettiğim hayır ürküttüğüm kurbağaya değerdi.            
Yıldızların düşünüşleri ve hayat tarzları değişti.
 İlk yıldızlar acaba ne oldular? Bazen, vaktiyle meşhur olmuş bir yıldızın sefalet içerisinde öldüğünü veya şöhret kazandığını sinema şirketinde ufacık figüran rollerine çıktığını duyuyoruz. Öyle zannediyorum ki bu gibi olaylar pek enderdir. Bence gerçek tamamı ile aksidir. Ben bir çoklarının refah içerisinde yaşayacak, mesut bir hayat sürecek kadar para biriktirdiklerini bilirim. Yine içlerinden bir çoğunun Hollywood'un yakınlarında güzel evler yaptırdıklarını gördüm. Fakat ne yazıktır ki halk onları artık hatırlamaz, isimlerini zikretmeden memnuniyetle söyleyebilirim ki :Sinema artistleri para konusunda en fazla bahtiyar kimselerdir.
 Muktesit olmalarını da mazur görmelisiniz çünkü şöhretlerinin ne kadar süreceği malum değildir. Bazıları büyük lokantalara gitmeyecek kadar hassas dırlar. İyi hatırlarım haftada 1.500 dolar kazanan bir yıldız vardı, yemeklerini ikinci sınıf adi bir lokantada yerdi.Bu gibi yıldızların Hollywood ve Baverly Hills'in şık mahallelerinde kendilerini göstermeleri gerekirdi. Orada sarf edecekleri para kazançlarının binde birine tekabül ederdi. Halada vergilere dil uzatmaktan geri kalmazlar, halbuki alınan vergilerin kendileri kadar fazla kazananlardan alınan vergiden başka bir fazlalığı yoktur. Sinemacılığın başlangıcından sonra delice hareketleri ile mahvolan yıldızlarda vardır elbet.
 Öyle zamanlar oldu ki haftada 35.000 dolar kazanan yıldızlar milyarderler gibi bir hayat sürmeye mecbur oldular. Bir senelik kazançlarını ev sahibi olmak için yatırıyorlar, bir yat satın almak için diğer bir senelik kazançlarını, aldandıklarını bildikleri halde yatırmaktan çekinmiyorlardı. Fakat kazanamamaya başladıkları anda kendilerini gırtlağa kadar borca girmiş buluyorlardı. İşte o zaman şatolarını, banyo havuzlarını ve buna benzer kıymetli mallarını satılığa çıkarmak zorunda kalıyorlardı. Halbuki satışta malların dörtte bir kıymeti bile verilmiyordu. Şimdi stüdyolarda sürünen ve oradan aldıkları veya dilendikleri paralarla güç halle geçinen artistlerin bir çoğunun başından buna benzer olaylar geçmiştir. Talihsiz olduklarını ileri sürerler halbuki bütün kabahat kendilerinin hatalı hareketlerindedir.
 Bu günün artistlerin de bu gibi olaylar görülmez. Çünkü hepsi de şöhretle servetin aldatan birer kadın olduklarını anlamışlardır. Bugün kazandıkları akıl almaz haftalığı yarın alamayacaklarını ve şöhretlerinin de ebediyen uzun sürmeyeceklerini bilirler. İşte bunu için isimlerinin büyük harflerle yazılamayacağı zamanlar için bugünden tasarruf ediyorlar. Gerek ezici vergiler gerekse eski meslektaşlarının feci akıbeti onları bu ihtiyatlı tedbiri almaya sevk etmiştir.Yıpratıcı bir çalışmadan sonra haddinden fazla eğlenmenin doğru olmadığını anlamışlardır. Sıhhatleri ile alakadar olmaları lazım geldiği kadar istirahat etmeleri ifrata sapmalarının doğru olmadığını artık biliyorlar. Haleflerinin akıbeti onlara bir misal teşkil etmektedir.
 İşte bu yüzden Hollywood'daki artistler tamamı ile nezih bir hayat sürerler.
 Hollywood ebedi serap
 Hollywood bütün ışık ve neşesine rağmen içinde evleri ve dükkanları olan bir şehirdir. Benim şirin villam, dünyanın en güzel yeri olan Bewerley-Hills'dedir.Şimdi bu hatıralarımı yazdığım Avrupayı da sevmekle beraber Hollywood'un hasreti ile yanıyorum. Bir çöl halinden bu günkü şekle gelen memleketime döneceğim zamanı sabırsızlıkla bekliyorum.
 Devamı gelecek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder